Deneyim ve İdeallerimiz Bizi Öne Çıkardı

Mezun görüşmelerimiz kapsamında Türkçe Öğretmenliği bölümü mezunlarımız Nebahat Ataş ve Enes Eyibil’i ziyaret ettik. İbn Haldun Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde öğretim görevlisi olarak çalışan mezunlarımızdan çalıştıkları alanı ve sektör beklentilerini dinledik.

İşe giriş süreciniz nasıl ilerledi?

Nebahat Ataş: Yüksek lisansa devam ederken bir yandan da nerelerde çalışabileceğimi araştırıyordum. Sonra İbn Haldun Üniversitesi’nin alım yapacağını duydum ve başvurumu yaptım. Zoom üzerinden mülakat yaptık ve üç hocayla görüştüm. Alan bilgisi ve akademik bilgi soruldu. Burası benim ikinci iş deneyimim. İlk işim özel bir kursta yabancılara Türkçe öğretmekti fakat çok cüzi bir ücrete, sadece deneyim kazanabilmek için çalışıyordum. Önceki deneyimimin alımda etkili olduğunu düşünüyorum.

Enes Eyibil: Nebahat benim lisans döneminden arkadaşım. Başvuru süreçlerimiz aynı ilerledi. Ben de Gökçen Hocamız vesilesi ile İbn Haldun Üniversitesi’nin alım yapacağını öğrenmiştim. Önce Nebahat ile sonra da benimle Zoom üzerinden görüştüler. 1.5 ay kadar stajyer kadrosunda çalıştık ve ardından öğretim görevlisi kadrosuna alındık.

Sizce alım yapılırken hangi yetkinlikler, karakteristik özellikler etkili oldu?

Nebahat: Alanımız çok yeni bir alan. Buna rağmen az da olsa bir tecrübemin olması önemli oldu diye düşünüyorum. Bir de öğrenmeye açık olmam, “önce stajyer kadrosunda olacaksınız” demelerine rağmen, “yeter ki iş öğreneyim” diyebilmem ve heveslerim beni bir adım öne çıkardı diye düşünüyorum.

Enes: Kesinlikle alanı merak etmemiz ve heveslerimiz etkili oldu.

İş hayatında seni en çok ne zorluyor? (Sabah erken kalkmak, yol vs.)

Nebahat: Kesinlikle sabah erken kalkmak (gülüyor). Ben Kadıköy’den Başakşehir’e geliyorum. Belli bir noktadan sonra servise binsem de saat 06.00 bile olmadan yataktan kalkıyor olmak zor gerçekten. Fakat yine de her sabah o hevesle, istekle uyanıyorum.

Enes: Sabah erken kalkmak tabii ki (gülüyor). Online derslerin bir miktar zorladığını söyleyebilirim. Alışık olmadığımız yepyeni bir sistem çünkü. Online sistemde de kullandığımız materyallerimiz var tabii ki ama bazı şeyleri kopyala yapıştır yapamıyorsun, revizeler oluyor ve sayfalarca doküman çıkarabiliyoruz.

“Rakip eleme usulü ile ilerlemek istedim”

Teorik eğitimde öğrendiklerinizi pratikte kullanabiliyor musunuz?

Nebahat: Çok fazla! Hatta deneyimledikçe daha da çok hakim oluyorum. Ben eksiği olan bir alanda yürümeyi seçtim. Türkçe öğretmeni de olabilirdim ama piyasada çok fazla öğretmen vardı. Atama bekleyenler, KPSS’ye çalışanlar, ALES’e hazırlananlar… Ben rakip eleme usulü ile ilerlemek istedim. Bu alanda rakibim az olacaktı. Yeni ve bilinmeyen bir alandı ve çok daha hızlı ilerleyebileceğimi düşündüm. İyi ki de öyle yapmışım, şimdi çok mutluyum.

Enes: Lisans eğitiminde aldığım tüm teorik bilgiyi iş hayatında kullandım diyebilirim. Ama yüksek lisansta aldığım eğitimi, uygularken tecrübe ediyor ve “bu bilgi de burada kullanılıyormuş” diyorum. Bunlar tecrübe etmeden anlaşılamayacak bilgiler.

Üniversite başlarken hayal ettiğiniz ve şu an ki durumunuz arasındaki fark var mı? Bölümü okuyan öğrencilere neler önerirsiniz?

Nebahat: Başlarken her şeyin ucu açıktı ama artık istediğim yere geldiğimi düşünüyorum. Kendi hedefime ulaştığımı hissediyorum. Öğrenci arkadaşlarıma en büyük tavsiyem, ücret odaklı ilerlememeleri. Odakları kaliteli bir kurumda bir şeyler öğrenmek olmalı. Edindiğiniz tecrübeler mezuniyet sonrası karşınıza çıkıyor.

Enes: Bizim alanımız konforun çok dışında bir alan. Dersi öncesinde çalışman gerekiyor. Yedi haftalık modüller ve yedi haftada bir başa dönüyor. Her yedi hafta sonunda bardağımın dolduğunu görüyorum. Benim başlangıçtaki hedefim sınıf öğretmeni olmaktı. Fakat Gökçen Hocam ve Şaban Hocam sayesinde yabancı öğrencilere Türkçe öğretimi alanını merak ettim. Topluma hizmet dersinde uygulamalı çalıştım ve çok faydasını gördüm. Şimdi aldığım kararın çok doğru bir karar olduğunu düşünüyorum. Öğrenci arkadaşlarıma en büyük tavsiyem çekinmemeleri ve tecrübe kazanmaları. Bir şeyler yapmak için lisans sonunu beklemesinler. Alanla ilgili olsun olmasın mutlaka iş hayatına başlasınlar.